Suriye’deki gelişmeleri artık herhalde bilmeyen kalmadı. PKK ve PYD Suriye’deki iç savaşla birlikte belirli yerlerde aktif olmaya başladı. İlginçtir aktif olup ele geçirdiği yerler de tam olarak Türkiye sınırlarına yakın yerler. Türkiye sınırındaki yerlerde şimdi bir Kürdistan’dan bahsediliyor. PKK’nın yıllardır Türkiye sınırları içinden koparmaya çalıştığı toprağı şimdi Suriye’den toplayıp Türkiye’ye kadar dayandırıp daha etkin olma ihtimali çok olası. Ama benim burada bahsetmek istediğim şey Suriye topraklarından başlayan bir Kürdistan özerkliği değil. Eğer teorim doğruysa zaten Türkiye sınırında bir Kürdistan kurulması an meselesi.
Benim teorim şu; Suriye, Türkiye sınırındaki yerleri bilinçli olarak PKK ve PYD oluşumlarına veriyor ve burada bir Kürdistan özerkliğinin kurulmasını destekliyor. Bunu Suriye’nin PKK’ya verdiği desteği de göz önüne alarak söylüyorum. Türkiye sınırdaki bu oluşuma tabi ki izin vermek istemeyecektir çünkü kendi toprağını almak isteyenle sınırına yerleşen kesim aynı ve bu açık bir tehdit anlamına geliyor. Demek istediğim şu Suriye bilerek Türkiye’yi savaşa çekmek istiyor olabilir. Bunun altında PKK, PYD birliğinin Suriye ile gizli bir antlaşması yatabilir ya da Suriye bu iç karışıklıkta Türkiye’nin tutumu nedeniyle böyle bir intikam alma yoluna gitmiş olabilir. Bunun için de PKK ve PYD ile gizli bir antlaşma yapmış olabilir. Tabi başka şeyler de olabilir bunun altında. Bizim bilemeyeceğimiz, kestiremeyeceğimiz uluslararası daha detaylı planlarda olabilir. Mesela Türkiye’yi zayıflatma projesi de olabilir.
Sonuçta bir savaşa girmek demek bir ülkenin ekstradan enerji harcaması ve tek bir yöne yoğunlaşması demektir. Ekstra para demektir. Ekstradan insan kaybetmektir. Mesela bu insan kayıpları sonrasında dış güçlerin içerden kargaşa yaratma girişimleri de olabilir. Kağıt üzerinde Suriye ile Türkiye’yi kıyasladığımızda Türkiye baskın gelse de bir yere girmek, oranın gücüyle direk temas etmek farklı bir kurgudur. Bakınız Amerika gibi bir süper güç Irak’ta ve Afganistan’da binlerce askerini kaybetti.
Burada Türkiye’nin yapması gereken soğukkanlılığını koruyup olabildiğince diplomasiyi kullanarak bu sorunların üstesinden gelmeye çalışmaktır. Olası bir dolduruşa gelmede oluşabilecek sonuçları kimse tahmin edemez.
No comments:
Post a Comment